Yeniçağ İzmir- Dinçer Iışıktaş
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i eleştiren İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, “İzmir Fuarını bir panayıra dönüştürmeye çalışmak kimsenin hakkı ve haddi değildir. İzmir, kimsenin tapulu malı değildir. Kimse İzmir’e yakışmayan kararlar alamaz” dedi.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in programındaki değişiklik nedeniyle fuar açılışı öne çekildi. Bu durum, İYİ Parti’nin tepkisine yol açtı.
Müsavat Dervişoğlu Armağan Çağlayan’a konuk oldu: Konuşacaksınız ki demokrasi olacak
Açılışta konuşma yapması beklenen İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’nun konuşmasının iptal edildiği ortaya çıktı.
CHP tarafından Dervişoğlu’nun özel kalem müdürüne bir mail gönderilerek, açılış programının 30 Ağustos’a alındığı bildirildiği iddia edilirken, 31 Ağustos’ta da bir resepsiyon verileceği iletildi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin organize ettiği programda, Dervişoğlu için, “30 Ağustos tarihine konulan bir programda konuşma yapabilir” denildiği söylendi.
İYİ PARTİ LİDERİ DERVİSOĞLU’NDAN SERT TEPKİ
Öne çekilen açılış sırasında İYİ Parti Genel Başkanı Mersin programındaydı. İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, İYİ Parti İzmir İl Başkanlığı’na gerçekleştirdiği ziyaret sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayarak gündeme dair konuştu. Dervişoğlu konuşmasında, 93. İzmir Enternasyonal Fuarı’nın tarihinin değiştirilmesini eleştirerek, “İzmir Fuarı’nı bir belediye panayırına çevirmek kimsenin haddine değildir” ifadelerini kullandı ve şunları söyledi:
“Belediye kendi işinden daha çok başka işler yaptığına şahitlik ediyoruz. Bunlardan biri de İzmir Fuarı’ndan önce yaşanan krizdir. Bu fuarın programında bize yaklaşık 3 ay önce gönderildi. 31 Ağustos tarihinde açılış töreninin olacağı ifade edildi. Dün aldığımız bir bildirimle fuar açılışını 30 Ağustos tarihinde gerçekleşeceği ifade edildi. Siyasi konuşmaların da 30 Ağustos’ta yapılması hususuna vurgu yaptılar. Böyle bir ciddiyetsizlik olamaz. Tarihi 3 ay önce belirlenmiş organizasyonun takviminin kişilere göre değiştirilmesi kabul edilemez. Ben bütün programını İzmir Fuarı’nın açılışı 31 Ağustos’ta olacak diye ayarladım ama Özgür Özel Bey’in özel programı nedeniyle bu açılış 30 Ağustos’a çekildi. Özgür Bey belediye başkanı ve CHP’li arkadaşlarıyla beraber fuarın açılışını yaptığı sırada İzmir Valimiz, 30 Ağustos resepsiyonunda bulunuyordu. İzmir Fuarı’nı bir belediye panayırına çevirmek kimsenin haddine değildir. Fotoğraflara bakın, sanki bir siyasi partinin organizasyonuna çevrilmiş. Fuara ve fuarın anlam ve önemine sekte düşürmemek için çok fazla laf sarf etmek de istemiyorum. Herkes söylediklerimden bir anlam çıkarmalıdır diye de düşünüyorum”
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, genel başkan sıfatıyla İzmir’e ilk resmi ziyaretini gerçekleştirdi. İYİ Parti İzmir teşkilatı ile bir araya gelen Devrişoğlu ardından gündeme ilişkin basın açıklaması gerçekleştirdi. Basın açıklamasına İYİ Parti İzmir İl Başkanı Ülkü Doğan, İzmir Milletvekilleri Hüsmen Kırkpınar, Ümit Özlale ve Ayfon Milletvekili Hasan Şeref Olgun da katıldı.
ALİ ERBAŞ’I İSTİFAYA DAVET ETTİ: O KOLTUĞU TERK ET!
Sözlerine Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’a Cuma hutbesinde ‘Atatürk’e’ yer vermemesi sebebiyle tepki göstererek başlayan Müsavat Dervişoğlu, “Gerçekleştirilen bazı törenlerde tarih şuurundan yoksun kesimler yarın neye sebep olacaklarını kestirilemeyen kelamlar kullanıyorlar. Türkiye olarak bilinen bir coğrafya burası. Burada elde edilen zaferler Türk milletinin zaferi. Görüyor ve müsaade ediyoruz ki 30 Ağustos zaferini kutlarken Cuma günü tevafuk eseri denk geldi ve Cuma hutbelerinde Atatürk’ün adı yine zikredilmedi. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü bu milletin gönlünden atamayacaklar. Fatiha’yı çok görseler bile bu aziz millet cenabı hakka ne zaman yakarırsa Atatürk’e Fatiha okuyacaktır. Atatürk’ün kurduğu bir kurum olduğunu defalarca belirtmemize rağmen, Diyanet İşleri Başkanı maalesef bu olumsuz tavrını sürdürmeye devam ediyor. Bu zat eğer Atatürk’e Fatiha’yı çok görüyorsa o koltuğu derhal terk etmelidir. Buradan Diyanet İşleri Başkanı’nı arkasında kim olursa olsun istifaya davet ediyorum. Ülkenin değerlerine sahip çıkma mecburiyetimiz vardır, mukaddes dinimiz de milli değerlerimiz de cumhuriyet de Gazi Mustafa Kemal Atatürk de bizimdir. Bunları siyasete dönüştürmek isteyenlere karşı mücadelemiz sürecek” dedi.
“BÜYÜKŞEHİR SORUMLULUK ALMALI”
İzmir Körfezi’nde yaşanan çevre felaketi üzerinden İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne yüklenen Dervişoğlu, “Türkiye’nin çok önemli meseleleri var. Bunun yansımalarını İzmir’de de görüyoruz. İzmir de Türkiye’nin en sorunlu kentlerinden birine dönüştü. O problemlerin çözümüne dair ciddi önlemlerin olmadığına şahitlik ediyoruz. Ele alınması icap eden temel sorunların ıskalandığını ya da ertelendiğini buna bağlı olarak İzmir’de yaşayanların zor günler yaşadığını gözlemliyoruz. İzmir’de çok ciddi bir problem var. Körfez kokuyor. 25 yıldan beri bu kenti yönetenler bu olumsuzluktan kendilerine pay çıkarmak yerine hala suçlayacak birilerini arıyorlar. Bu kokunu sebebi bellidir. İzmir’de kanalizasyondan arıtmaya giden kirli sular arıtma tesislerinde arıtılmak için gidiyor ancak neredeyse hiç arıtılmadan körfeze deşarj ediliyor. Böyle olunca da otomatik olarak o sulardaki oksijene zarar veren unsurlar Körfez’de balıklara bile yaşam alanı bırakmıyor. Bu sebeple Körfez’de kenti rahatsız eden kötü koku mahallelerimizi yayılıyor. Bu problemin çözülmesi arıtma tesislerinin doğru bir biçimde çalıştırılmamasından geçiyor. Burada eksiklikler varsa o eksikliklerin ihmalinden geçiyor. Bu koku İzmir halkının kaderi değildir, olmamalıdır. Bundan başta İzmir Büyükşehir Belediyesi olmak üzere herkesin üzerine düşen sorumluluğu üstlenmesi gerekiyor. Yalnızca Büyükşehir’in çalışmalarıyla bu olumsuzluk ortadan kaldırılmıyorsa burada merkezi hükmet ile eşgüdüm içerisinde faaliyete ihtiyaç var. İzmir halkının şikayetini doğru bir biçimde dile getirmesi, İzmir’i yönetenlerin de bu sorunu çözmesi lazım” ifadelerine yer verdi.
“SABOTAJ YOK”
İzmir’de meydana gelen orman yangınlarına dikkat çeken Dervişoğlu, “Bir yıl içerisinde İzmir’de 400’e yakın yangın gerçekleşti. Yangınlara ne kadar erken müdahale ediliyor olsa bile yangınların yarattığı tahribatı kısa zamanda ortadan kaldıramayız. Yapılan araştırmaya göre yangınlar ormanların dışında başlayıp ormanalar sirayet ediyor. Ve yine yapılan araştırmalara göre sabotaj yoktur ve tamamen duyarsızlıktan kaynaklanan yangınlardır. İzmir halkının çevre duyarlılığına sahip bir halk olduğuna inanıyorum. Körfezine, sokak hayvanlarına, çevresine ormanlarına sahip çıkacağına güveniyorum” diye konuştu.